Reklamı Geç
Reklam
Diyarbakır
DOLAR32.5746
EURO34.9285
ALTIN2442.8
BTC/USD63416.558
Reklam Alnı
Haydar Alper Eser

Haydar Alper Eser

Mail: [email protected]

Reklam Alnı

El Cumhuriyyet’ul Keyfiyye

El Cumhuriyyet’ul Keyfiyye

Haydar Alper Eser
Haberdiyarbakir.Org
// Columnist
İletişimhaberdiyarbakir.org@msn.com

Dokuz günde bine yakın okunma alan ‘’Pencereden Bakma Yasağı’’ için bine yakın teşekkür ederek başlayayım. Bu kez eğitim ya da sosyal yaşamdan, siyasetten, diplomasiden uzak konuşacağım. İlk kez bir gezi yazısı hazırladım sizler için. 1998’de ziyaret ettiğim bir ülkeyi anlatıp uzaklaşacağım. Vakit, fikir kadar değerli! Başlayalım. Ülke hakkında kısaca birkaç bilgi vereceğim. Adı ‘’el Cumhuriyyet’ulKeyfiyye’’ Türkçesi, ‘’Keyf Cumhuriyeti’’ diye geçiyor. Adındaki cumhuriyet kelimesini de keyf için koymuşlar sanıyorum. Cumhuriyet tanımına uygun bir şey görmemiştim gittiğimde. Gerçi cumhuriyet tanımı da değişmişti o dönemler, neyse. Bir Orta Doğu ülkesi bu bahsettiğim. Orta Doğu ülkesi olduğunu kabul etmeyen bir Orta Doğu ülkesi! Ülkenin içindeki bazı vatandaşlar diğer vatandaşları Orta Doğulu olmakla suçluyordu, hatırlıyorum. Orada da düşünmüştüm, kabul etseler Orta Doğulu olduklarını rahatlayacaklar gibi. Güneydoğusu üzerine Davut yıldızı çizilen bir ülkeydi o dönemlerde. Nüfusunu hatırlamıyorum. Kimi insandan sayıyorlar, kimi saymıyorlar dönem dönem değişiyor. Yılın belli dönemleri kahraman olurken belli dönemlerinde vatan haini ilan ediliyorsun. Yerli halk bu duruma oldukça alıştın. Bizlere ilk başlarda oldukça farklı gelmişti.

Ülkeye hava, kara, deniz, ışınlanma gibi yollarla gitmek mümkün. Gezilecek pek fazla bir yer yok ama heveslenmeyin. Doğa, yeşillik falan kalmamıştır şimdiye kadar. O zamanlarda başlamışlardı sarayları diriltmeye! Saraylar demişken hak yememek lazım, görülmesi gerek. Uzaktan ihtişamına baktıktan sonra oradaki arkadaşları arayıp ‘’gelirken ekmek lazım mı?’’ diye soruyordum. O denli büyülüyordu beni. Yıllar geçti aradan, daha da güzelleşmiştir. İklimi ise en güzel olanı. Bitki örtüsü falan çok elverişli her şeye. Yılın on iki ayı parçalı bulutlu, kalan on iki ayında da mayın, plastik kurşun, gaz bombası, ses bombası ve bilumum zırhlı yağışlar görülebiliyor. İnsanları pek derbeder olduğu için bir yıl çok ay olarak geçiyor. Bakkaldan ihtiyaçları alırken para üstü olarak sakız yerine silah veriliyor. Mahallenin ergen kabadayıları liseyi bitirdikten sonra seksen bine yakın Keyfiyye Lirası ile üniforma giyebiliyor.

‘’Yaşam Oldukça Ucuz, Yaşamdan Daha Ucuz Olan Şey İse Şüphesiz Ki Ölüm!’’

Ekranlarda daima işaret parmakları havada olan takım elbiseli insanlar var. Biz gittiğimizde seçim dönemi olduğu için parmaklar ileri değil de yukarı kalkmıştı. Parmaklar, bizdeki şehadet gibi bir hal alıyor, oraya özgü ibadet ritüelleri ile seçim muvaffakiyeti dileniyordu. Seçimden olumlu sonuç çıktıktan sonra parmak ileri uzanıyordu. Kameranın merceğine ya da halkın gözbebeğine! Sofraya hizmet eden milyonlarca insan, bazı amcaların doymasını ve kendilerine yer vermelerini bekliyordu. Bazı amcalar ısrarla doymuyordu. İşte böyle bir ülkeydi Keyfiyye Cumhuriyeti.

İyi ki yaşamıyoruz öyle yerlerde. Şükür ki burada gücümüz yerinde. Ben 98 gibi gitmiştim bu bahsettiğim yere. O gün bu gün arada bir uğrar dönerim. Merak ettiyseniz arada böyle tanıtım amaçlı yazarım sizlere. Kalkıp gitmeye değer mi orası size kalmış. Virüs için demiyorum canım, turist olarak giderseniz hepsi aşılanmış mahlûklar. Selamımı verin, sizi sarı maskeleriyle karşılayacaklardır. Şimdilik bitirelim, tadı zihnimizde kalsın. Damağımız, tat almıyor zira. Güzel bayramlar diliyorum sizlere. Bir sonraki bayramda aynı şeyleri konuşmamak, aynı mazlum halklara kederlenmemek, turistlerin konuştuğu dilleri bir linç sebebi görmemek, mavi kuşlarla dünya barışını sağlamaya çalışmamak ümidiyle! ’Hepimiz ‘’içeriden’’ biraz zalimiz.’’ Son cümlenin politik psikoloji ile bir ilgisi yok. Cümleten, ‘’Şalom Aleyküm!’’

Yorum Yazın

Reklam Alnı
Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar