Reklamı Geç
Reklam
Diyarbakır
DOLAR32.3684
EURO34.7876
ALTIN2393.2
BTC/USD59284.59
Reklam Alnı
Songül Gök

Songül Gök

Mail: [email protected]

Reklam Alnı

Değer Kavramına Genel Bir Bakış

Değer Kavramına Genel Bir Bakış

Sogül Gök
Haberdiyarbakir.Org
// Columnist
İletişim haberdiyarbakir.org@gmail.com

Değer kavramının çok geniş tanımları bulunurken harmanladığım kendi yorumlamam şu yöndedir: Değer, her toplumun ayrı özelliklerini taşıdığı ama genel olarak bakıldığında aynı amacı güttüğünü yani beyaz ve siyah, doğru ve yanlış gibi bireylerin benimseyip toplumu şekillendirdiği kurallar, gelenekler, göreneklerle desteklenen yönlendirici ve yapıcı bir bütündür. Toplumdaki hareketliliğe ahenk, düzen vererek bireyler arasında daha sağlıklı bir uyum sağlamaktadır. Bireylerin benimsediği değerler farklılık gösterebilmektedir. Çünkü değerler çok yönlü bir bütündür. On kök değer bulunmaktadır. Bunlar: adalet, dürüstlük, sabır, sevgi, vatanseverlik, öz denetim, dostluk, saygı, sorumluluk, yardımseverliktir. Bu on kök değer evrenselleşip hemen hemen her toplumda benimsenip   önemli görülen kavramlardır. Genel olarak değerler bireylerin; kişileri, objeleri, düşünceleri, toplumun algıladığı doğruluk ya da yanlışlık yönünden ayırt etmesini sağlayan ilkeler bütünüdür. Vicdan, sevgi, saygı, dürüstlük, yüksek empati, anlayış, hoşgörü gibi insanın içsel huzurunu ve toplumda kişiler arası iletişimi güçlendiren etkenlerdir. Değerler bireylerin haliyle toplumun refahı için oldukça önemli yer edinmektedir. Değerler; Nelson, Rokeach, Spranger, Schwartz, Lenski, Fichter, Bilsky, Durkheim gibi değerler konusunu ayrıntılarıyla inceleyen düşünürlere göre farklı şekillerde sınıflandırılmıştır. Bu sınıflandırmalar; antropolojik, sosyolojik, psikolojik, felsefik ve benzeri gibi alanlarda kendi aralarında yine birçok kategoriye ayrılmıştır. Hepsinin ortak görüşüne katılarak benim de görüşüm değerlerin bireyler ve toplumlar için oldukça önemli rol aldığı yönündedir.

Değerlerin Kaynakları

Sosyal değerlerin çıkış noktası ve ana kaynağı insan doğasıdır. İnsan doğası, aynı zamanda, değerlerin de önemli bir bileşeni olduğu toplumsal hayatın ve toplumsal değişim isteğinin de esas kaynağıdır. (Yazıcı, 2014, s.210) Değerlerin kaynakları kişilere toplumlara göre değişkenlik gösterse bile genel olarak insanın doğasıdır diyebiliriz. Değerlerin kaynağı normlar, toplumsal kontroller, bireysel farklılıklar, beklentiler, kalıplaşıp oturan algılayışlarla güçlü bir bağ içerisindedir. İnsanın var olmasıyla  birlikte  iletişimin gerek sözlü gerek sözsüz olarak sağlanıp belirli süreçler içerisinde gelenek görenek ve artık felsefik düşünce yapısının oturmasıyla yavaş yavaş toplumlar oluşmaktaydı. Böylelikle değerlerin kaynakları, yüz yıllar önce insan topluluklarının oluşmasıyla paralel olarak ortaya çıkmıştır. Her birey yüksek oranda kendi toplumundan etkilenir. Her toplumun gelenek, görenek, düşünce yapısı, işleyiş yöntemleri benzerlikler gösterse bile farklıdır. Bu farklılıklar değerlerin kaynağının tek olmayıp zengin olmasıyla desteklenmektedir. Değerlerin kaynağı ve temellerinde eğitimciler, felsefeciler, psikologlar, sosyologlar gibi bireyler kendi ilgilendiği alanda değerlerin kaynağını belirli bir çember içerisinde işlemektedir. Her toplumda farklılık gösteren değerler, her aile yapısında hatta her bireyde de farklılık gösterebilmektedir. Kişi doğup yetiştiği ailenin benimsediği değerlerle eğitilir. Bu eğitim bazen kişinin gözlemlemeleriyle bazen de ailenin bilinçli olarak eyleme dönüştürmesiyle gerçekleşir. Örneğin; çocuk, aile üyelerinin olaylar karşısındaki tutumlarını gözlemleyerek benimseyebilirken aynı zamanda aile üyelerinin, olaylar karşısında nasıl davrandığını ya da nasıl davranılması gerektiğini bilinçli olarak çocuğa anlatarak özümsetebilir. Sadece aileyle değerler eğitimi bitmez. Çocuğun ileriki yaşantısında da devam eder ve böylece sürekli bir döngüye girer diyebiliriz.

Toplumsal Yaşam Bağlamında Değerlerin İşlevsel Etkenleri

Değerler toplumsal hayatı yönlendiren çok güçlü parçalar bütünüdür. Değerlerin birçok işlevi vardır. Bu işlevlerin toplumsal hayatı oldukça kolay kıldığını söyleyebiliriz. Toplumu belirli bir düzene oturtması, renkler eklemesi, pratikleştirmesi bunlardan bazılarıdır. Her toplumda baskın gelen işlevi farklı olabilir değerlerin. Bu durum toplumun benimsediği din, kültür, gelenek ve görenek gibi etkenlerden de kaynaklanmaktadır. Genel olarak bakıldığında hangi işlevi baskın gelirse gelsin yine dolaylı da olsa hem “toplumun” hem de “toplumda”  bireylerin daha rahat  yaşaması amacı vardır. Kendi toplumuzdan yola çıkarsak “komşu komşunun külüne muhtaçtır” , “ev alma, komşu al” gibi atasözlerimizle yardımlaşma ve dayanışmayı benimsediğimizi görebiliyoruz. Bu dayanışma sadece kan bağı taşıdığımız kişilerle değil yakın çevreden başlayarak ulaşabildiğimiz kadar kişiyle genişler ve bütünlük oluşturarak toplum yardımlaşma, paylaşımcı olma, empati kurma değerlerini benimser. Destekleyici bir örnek verecek olursak toplumumuzun dini benimsemesiyle de güçlenen yardımlaşma ramazan aylarında komşularla paylaşılan sofralar ya da zor durumda olanlara verilen fitreler gibi yardımlaşma, paylaşma, empati kurabilme gibi değerlerle hayat biraz daha kolay hale geliyor olmakta. Duyarlılığı, empatiyi, hoşgörüyü benimseyip yazılı ya da yazısız kurallara uymakla toplumun aksayan yönlerini özellikle manevi açıdan törpüleme sağlanmaktadır. Hristiyanlığı, islamı, ateistliği benimseyen bireylerin aynı topraklarda rahat bir şekilde yaşayıp kendi inançlarını gerçekleştirmeleri toplumun hoşgörü değerini benimsemesiyle sağlanmakta. Sadece dini etkenlerle değil(din üzerinden sadece örnek) farklı birçok etkenle gerçekleşebilir. Bu nedenle değerler toplumun daha düzenli, renkli, sağlıklı kontrolü için oldukça önemlidir.

Kaynakça: Yazıcı, M.(2014).Değerler Ve Toplumsal Yapıda Sosyal Değerlerin Yeri. Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,24;(1),210 www.siir.edu.tr

Makale Yorumları

  • Turan il15-06-2023 17:48

    Bu Genç Yaşta Böylesi Derinlikli Makale Tebrik Ediyorum.

Yorum Yazın

Reklam Alnı
Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar