Diyarbakır Valisi Ve Eşi Büyükşehir Belediyesince Düzenlenen “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” Dolayısıyla Düzenlenen Programda Kadınlarla Bir Araya Geldi
Haber Muhabiri Ali Şeran // Diyarbakır
Resmi Kaynak D.B.B Basın
Diyarbakır Valisi “İstiyoruz ki Diyarbakır’da kadın güçlü, mutlu olsun ki Diyarbakır da mutlu olsun. Toplumun güçlü ve mutlu olabilmesi için toplumda yaşayan kadının güçlü ve mutlu olması lazım.” (Diyarbakır’da evlat nöbeti tutan anneler)“8 Mart vesilesiyle inşallah onların bu haklı talebini çığlığını duysunlar ve onlara destek olsunlar"Vali Münir Karaloğlu ve eşi Sevim Karaloğlu Büyükşehir Belediyesince düzenlenen “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dolayısıyla düzenlenen programda kadınlarla bir araya geldi.Kadınlarla yakından ilgilenen Diyarbakır Valisi ve ailesi ile sohbet etti, sorunlarını dinledi.Sezai Karakoç Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen etkinlikte Diyarbakır Valisi, Fotoğrafçı Resul Çelik’in dünyanın farklı yerlerinden kadrajına aldığı 56 kadın temalı fotoğraf sergisinin açılışını yaptı.Büyük salonda devam eden etkinlikte konuşma yapan Karaloğlu, son yıllarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan öncülüğünde kadınların eğitiminden istihdamına önemli projelerin hayata geçirildiğini söyledi.
“Her bir kadınımız mutlaka koluna bir altın bilezik taksın”Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere kentteki diğer tüm kurumlarda kadınlara yönelik çalışmaların devam ettiğini vurgulayan Diyarbakır Valisi, şöyle konuştu: “Arzu ediyoruz ki Diyarbakır'da kadınlarımız mutlaka bir meslek sahibi olsun. ADEM’lerde ve Büyükşehir Belediyesi'ninde çok sayıda meslek, sanat kurslarımız var. İstiyoruz ki her bir kadınımız mutlaka koluna bir altın bilezik taksın, bir meslek sahibi olsun ki iş bulma noktasında işi daha kolay olsun. Eğer bir sanata ilgi duyuyorsa DİSMEK kurslarında kendini geliştirsin. Onun için çok sayıda proje yürütüyoruz.” Kadınlara her alanda destek vermeye gayret ettiklerini belirten Karaloğlu, şunları dile getirdi:“İstiyoruz ki Diyarbakır’da kadın güçlü, mutlu olsun ki Diyarbakır da mutlu olsun. Toplumun güçlü ve mutlu olabilmesi için toplumda yaşayan kadının güçlü ve mutlu olması lazım. Kadını güçlü olan toplum güçlüdür. Kadının mutlu alan toplum mutludur. Çünkü bizim geleceğimiz olan çocuklarımızı yetiştiren kadındır, annedir. Mutlu kadın, mutlu çocuklar yetiştirir, mutlu çocuklar da mutlu toplumu oluşturur.”
Kadınlara hizmet etmekten onur duyduklarını belirten Diyarbakır Valisi “Diyarbakır valisi olarak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Vekili olarak bütün annelerimizin, kadınlarımızın, kızlarımızın emrindeyiz. Sizi mutlu kılmak için her türlü faaliyeti yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.” diye konuştu. “Anneler 925 gündür çadırda nöbet tutuyor” Diyarbakır’da evlat nöbeti tutan annelere de değinen Diyarbakır Valisi, şunları ifade etti:“Kadına, anneye yapılabilecek en büyük şiddet, eziyet bir anneyi evladından zorla ayırmaktır. Diyarbakır'daki anneler, coğrafyamızdaki anneler, bölgemizdeki anneler zorla kendilerinden koparılan evlatlarını alabilmek için 925 gündür çadırda nöbet tutuyorlar. Dünyanın en haklı, onurlu eylemini yapıyorlar. Zalim örgüte diyorlar ki bizden zorla kopardığınız evlatlarımızı kandırarak kaçırarak aldığınız evlatlarınızı geri verin. Evladımı istiyorum diyor. Bundan daha masum, bundan daha haklı bir talep olabilir mi?”
Annelerin eylemini bazı çevreler tarafından kasıtlı olarak gündeme getirilmediğine dikkat çeken Diyarbakır Valisi, sözlerini şöyle sonlandırdı:“Şu anda bunu duyması gerekenler duymuyor, görmesi gerekenler görmüyor, Dünyada da Türkiye'de de bazı çevreler özellikle kulaklarını tıkamış durumdalar. Gözlerini kapamış durumdalar ama onlar er geç bu eylemin direnişin mücadelenin haklılığını görecekler. Onlar da bu annelere destek verecekler. Bizim hedefimiz bütün annelerin evlatlarının yanında olmasını sağlamak, devlet olarak bunun mücadelesini veriyoruz. İnşallah. O anneler de bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle en kısa zamanda evlatlarına kavuşurlar ve bugüne kadar onları duymayanlar da 8 Mart vesilesiyle inşallah onların bu haklı talebini çığlığını duysunlar ve onlara destek olsunlar.” Program Kadınlardan oluşan “Âheng-i Derûnî” topluluğunun türkülerini seslendirmesinin ardından sona erdi.
Yorum Yazın