Meryem Avcı
Haberdiyarbakir.Org // Columnist
İletişim haberdiyarbakir.org@msn.com
Hep korku ile büyütüldük. Ve bizler de bizden sonra gelen nesillere korkularımızı yükledik. Sürekli korkularımızı düşünüyorsak; beyin her sabah korkacak bir şeyleri bulma çabası içine giriyormuş. Huzurlu olmayı düşünüyor be buna sebepler arıyorsak; beynimiz her sabah huzurlu olma yollarına sebepler üretirmiş. Bizim tercihlerimiz doğrultusunda her sabah nöronlar işlevlerini şekillendirir. Biz beynimize yol gösteririz. Mutluluk için çalış, mutsuzluk için çalış, çözüm odaklı biri ol ya da sürekli sorun üreten biri ol ya da boş ver hiçbiri olma yatakta kalmaya devam et gibi emirler veririz. Beynimiz tüm düşüncelerimizi okur. Süzgeci yoktur.
Faydalı faydasız tüm bilgileri ve komutları alır. Uygular. Bizi biz yapar. Bizim şekillendirdiğimiz ölçüde yeni bir beyin yani yeni bir ben oluşur. Yaratıcının biz doğarken yüklediği kodlar dahil beynimizdeki kodlar ile oynarız. Mesela bebek iken korkmayan birine korkuyu biz öğretiriz. Yani bebekten önce doğmuş ve o korkuyu öğrenmiş olan bizler…Yüzlerce korku çeşidi var. Buraya dikkatimi çeken birtakım korku türlerini yazacağım. Kendinizde bir değil eminim bir kaç korku türünü bulacaksınız. Çünkü bütün korkuları birlikte inşa ettik.
Birini kaybetme korkusu.
Yalnız kalma korkusu
Beğenilmeme korkusu
Mutsuz olur muyum korkusu
Başarısız olur muyum korkusu
Başkaları benim hakkımda ne düşünür korkusu
Yanlış yapma korkusu
Bilgim yetmezse korkusu
Güzel konuşamazsam korkusu
Kabul görmezsem korkusu
Anlatamazsam korkusu
Anlaşılmama korkusu
Güven korkusu
Aldatılma korkusu
Evlilik korkusu
Bekarlık korkusu
İnsan korkusu
Hayvan korkusu
Yükseklik korkusu
Derinlik korkusu
Delirme korkusu
İnanç korkusu
Allah korkusu
Cehennem korkusu
Ölüm korkusu
Mezarlık korkusu
Sevdiklerini kaybetme korkusu
Görülmeyen varlık korkusu
Gölge korkusu
Karanlık korkusu
Sayı korkusu 13
Devasa şeylerden korkma korkusu
O yaşlılık korkusu
Güzel kadınlardan korkma
Zenginlerden korkma
Fakirlikten korkma
Uyumaktan korkma
Uyanamamaktan korkma
O ne çok korkulara sahip olmuşuz. Daha saymadığım onlarca korku var. Ne çok korkmuşuz ve içimizdeki o korkuları ne çok büyütmüşüz. Hatta bununla yetinmeyip çocuklarımıza da arkadaşlarımıza da çevremizdeki herkese bu korkularımızı aşılamaya çalışmışız. Ne çok korkmuşuz öğrenmekten, cehaletten kurtulmaktan. Ne çok korkmuşuz ilim sahibi olup korkularımızla boş edebilmekten. Ne çok korkmuşuz güçlü olmaktan, olabilmekten.
Hatta o kadar çok korkmuşuz ve korkutulmuşuz ki, ilerlemek isteyen kendine inanan başaracağına inanan seveceğine inanan hayaller kuran insanları bile durdurmuşuz. Yapma,adım atma ya düşündüğün gibi olmazsa? Ya yapamazsan ? Ya dibe vurursan ? Neden risk alıyorsun ki ? Bak ben almadım. Evet, çok büyümedim ama yaşamaya devam ediyorum. Bu kadarı da iyi gibi. Ama gerçekten iyi mi acaba?
Yorum Yazın