
Recep Eser
Haberdiyarbakir.Org// Columnist
İletişim haberdiyarbakir.org@gmail.com
Bu aralar hikâyelere takmış durumdayım. Çünkü en iyi mesajlar hikâyeler ile verilir düşüncesindeyim. Yine bir kurt ve kuzu hikâyesi ile karşınızdayım. Kurt ile kuzu mecburi bir arkadaşlık hatta akrabalık denebilecek bir bağ kurmuşlar. Ama birbirlerini hiç sevmezmiş. Özellikle de kurt her fırsatta kuzuyu hor görür, aşağılar ve kalmayan hakareti edermiş.
Sen ne biçim bir kuzusun.
Boşuna yaşıyorsun.
Çok yalancısın aynı zamanda hırsızsın.
Bu şehrin çobanı sana boşuna bakıyor.
Gidip çobanla konuşacağım sana boşuna ot vermesin ve daha neler neler. Aslında kuzu gerek yaptıklarıyla, gerek söyledikleriyle bunları hak etmiyor değil ya neyse. Kuzu bunlara bir şekilde tahammül ediyor etmesine ama kendi kendine de Az kaldı kurt efendi. Yakında gösteririm sana, deyip duruyordu.
Nihayet kuzunun beklediği gün geldi çattı. Kurt ile kuzunun çıkarları bir şekilde çakıştı.Biri daha fazla ot, diğeri daha fazla et derdine düştü. Ne yapalım, ne edelim diye düşünürken en iyisi bir araya gelelim dediler. Kafa kafaya verip ailelerindeki diğer kurt ve kuzuların otlarına ve etlerine göz diktiler. Bunu elde etmenin en iyi yolu için ise güçlerini birleştirme kararı aldılar.
Amma ve lakin bunun için kuzu şartlarının olduğunu söylemiş. Kurt daha fazla et uğruna kuzunun her şartını kabul etmiş. İşte o gün geldi demiş kuzu. İpi atmış kurdun boynuna. İstediği yere çevirmiş kurdun yönünü. Kurtta et uğruna kuzu kuzu çevirmiş yönünü.Kuzu böylece hem yılların intikamını alıyor, hem de daha çok ot uğruna kurdu kullanarak her istediğini yaptırıyordu. Kuzunun planı da tıkır tıkır işliyordu.
VE SONUÇ O BEN BÖYLE KURNAZIM, BEN ŞÖYLE KURNAZIM. EN BÜYÜK BENİM. BENİM DEDİĞİM OLACAK DİYEN BİZİM KURT BİRKAÇ PARÇA FAZLA ET UĞRUNA KUZUDAN İZİNSİZ TUVALETE BİLE GİDEMİYOR OLMUŞ. Bu hikâye de bize şu güzel sözü hatırlatıyor. Ey Menfaat;Ne komik durumlara düşürüyorsun insanlara/kurtları/kuzuları…
Yorum Yazın